Usta sadece mürit hazır olduğunda ortaya çıkar. Asla tersi değil. Başka hiçbir şekilde değil. Yaşam yolculuğunun herhangi bir başka noktasında değil. Mürit hazır ve olgunlaşmış olmak zorundadır; yalnızca o anda usta görünür hale gelir. Müritin gözlerini kazanması, kulaklarını kazanması, hissetmek için bir yürek yaratması gerekir. Şayet sen körsen güneş nasıl görünsün. Güneş görünebilir ama sen onu kaçırmaya devam edeceksin.
Şayet gözlerin olmadığı sürece dünyada bir güzellik yoktur. Çiçekler açacaktır ama senin için değil. Gökyüzünü yıldızlar muazzam güzellikleri ile dolduracaktır ama senin için değil. Gözlerin olmadığı sürece dünyada hiç güzellik yoktur. Kalbinde sevgi yoksa sevgiliyi bulamayacaksın. Temel gereksinimi sağlamış olmak zorundasın. Yalnızca aşk sevgiliyi bulur. Güzelliği gözler bulur. Ve kulaklar müziği ve melodiyi bulur.
Ancak kendilerini yeterince alıcı hale getirmeden bir şeyi arayan ve araştırmalara devam eden insanlar vardır. Ve onlar çok sayıdadır; çoğunluk onlardan oluşur. Müridin bütünüyle kayıp olduğunun hiç farkında olmaksızın bir ustanın peşinde olan çok sayıda arayanla karşılaştım. Mürit orada bile değildir. Nasıl bir usta bulabilirsin?
Usta oradaki nesnel bir olgudan ibaret değildir. Öncelikle o senin içindeki içsel bir şey olmalıdır. Müritlik budur: Bir hazırlık, bir susamışlık, tutkulu bir arzu, hakikat için büyük bir tutku. Eksik olan budur. Ve sonra insanlar arayışa devam ederler. Ve eğer bulamazlarsa bu şaşırtıcı bir şey değildir. Onlar bulamayacaktır. Onlar pek çok ustayla karşılaşabilirler ama ıskalamaya devam edeceklerdir.
Şayet sen ona karşı savunmasız değilsen nasıl ustayı görebileceksin? Bir mürit olmanın ne demek olduğunu bilmiyorsan ustayı nasıl görebilirsin? Bir usta bulmanın başlangıcı bir mürit olmakla başlar. Gerçek arayan, ustanın nerede olduğu ve usta ile uğraşmaz. Onun bütün ilgilendiği şey, kendi içinde nasıl bir mürit, nasıl bir öğrenci olunacağı, gerçeğe nasıl açık olunacağı; nasıl masumiyetle davranılacağı ve nasıl bilme hali içerisinden nasıl davranılmayacağıdır.
Eğer bilgi hali içerisinde davranacak olursan pek çok öğretmen bulacaksın ama asla bir usta bulamayacaksın. Eğer sen halihazırda bir şey biliyorsan ve bildiğini sanıyorsan o zaman senden ileride olan bilenler, iddia edenler bulacaksın. Sadece buluşamayacağın insanlarla karşılaşacaksın. Kendin gibi insanlarla karşılaşacaksın. Toplamış olduğu bilgilerle hareket eden bir kimse pek çok öğretmen bulacaktır ve pek çok şey öğrenecektir fakat bir usta bulamayacaktır. Bir usta bulmak için senin bir çocuk olman gerekir. Bir usta bulmak için senin son derece masum olman, hiçbir şey bilmemen, zihnin boş olması —hakikat için arzu ile dolu ama onunla ilgili hiçbir sonuca varmış olmaması— gerekir. Hakiki öğrenme hali budur. Ve o zaman senin herhangi bir yere gitmene bile gerek yoktur: Usta sana gelecektir.OSHO
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder