1

1

Tasavvuf yolu teoriler hakkında vaazlar vermez, pratik ve basit imalı anlatımlarda bulunur. O ne Sokrates kadar mantıklı ne de Zen kadar mantıktan uzaktır. Tasavvuf yolu tam orta yoldur, aşırılıklardan kaçınır.
Zen zihne karşıdır fakat zihnin ötesine yine zihinle ulaşır. Tasavvuf yolu ise zihne karşı değil ondan tamamen farklıdır. O yüreğe odaklanmıştır. Zen zihnin uyanıklığına inanır, bir samuray -savaşçı- yoludur. Tasavvuf yolu ise yüreğin yoludur, sevginin yoludur, aşığın yoludur. Her ikisi de hikayeler kullanır. Fakat nitelikleri, tatları farklıdır. Zen zihni şok eder, saçmaymış gibi görünür. Zihni öldüren bir kılıç gibidir. Çözümsüz soruları vardır. Tasavvuf yolu aşığın yoludur ve cezp edicidir. Bir kılıç niteliği taşımaz. Çok nazik, yumuşak ve dişidir. Zen ise erkeksidir. Hikayeleri çıldırtıcı nitelik taşır, zihin iflas eder. Tasavvuf yolu ise şairane bir yoldur, uyumludur. Hikayeler yavaşça özümsenir, rahatça tadına varılır. Tasavvuf yoluna Sufizm demek doğru değildir. Sufiler, Sufizm demezler. Bu Tasavvuf yolunda olmayan kişilerin kullandığı bir addır. O bir sistem değildir. Tüm sistemler sınırlar yaratır o ise özgürlüktür. Bir sisteme inandığınız anda köle olursunuz. O özgürlük içersinde yetişeceğiniz doğru bir yerdir. Sufiler kendileri ile varoluşun aslında bir olduğunu söylerler. Onlar insanın Tanrıdan geldiğini ve yine ona döneceğini söylerler.
Tasavvuf yolunun mesajı şudur: Öl! Buradaki ölüm mecazi bir ölümdür ve derin anlamlar içerir.
Öl, böylece gerçekte olduğun hale dönüşebilesin.
Egonu öldür ki kutsal olan içinde doğabilsin.
Geçmişi öldür ki; geleceğe açık hale gel.
Bilgini öldür ki; bilinmeyen içine dolsun.
Zihnini öldür ki; yüreğin tekrar atmaya başlasın.
Böylece tamamen kaybettiğin yüreğini yeniden keşfet.
Burada değişik bir ölüm söz konusu. Burada beden ölmüyor. Bu ölüm; egonun ölümü. Egonun kapısı kapanıp yeni bir kapı açılıyor. Bu kapı ölümsüzlüğün (bakinin) kapısıdır. Bu ölüm, aydınlanmadığınız için yaşadığınız ve aydınlanmazsanız devam edecek olan, daha önceki milyonlarca doğal ölümünüze benzemez.
Sufizm hakkında bir şey duymamış olsanız bile, bir sufi olabilirsiniz. O inaklarla varolmaz. O, en iyi şekilde dans eden bir ruhla varolur. Sufizm, papazlara ve kiliseye ihtiyaç duymaz. Onun kilisesi yürektir. Yürek tüm gökyüzüne ihtiyaç duyar. Kiliselerle sınırlandırılamaz. O özgürlük içerisinde varolabilir. Her şey bir sistem ve organizasyon haline gelirse, o kaybolur. Sufi yürek insanı demektir, aşk insanı demektir.
Sufi dans etmeyi sever, güzel hikayeler anlatır, inaklarla ilgilenmez. Çünkü hayat tarihsel kayıtlardan ziyade, daha çok bir hikayeye benzer. Onun anlattığı hikayeler sonsuzluğa gebedir.

1 yorum: